Pandeminin tüm dünyayı sardığı mart ayından bu yana Workand Travel programının nasıl ilerleyeceğine dair bir belirsizlik oluştu. Amerika’daki ve Türkiye’deki gelişmeleri yakından takip eden kurumlar risk analizlerini hazırladı. Amerikan hükümetinin seyahat ve eğitim alanındaki basın açıklamalarını, Amerika’daki Workand Travel sponsorlarının adımlarını, ABD Konsolosluğu’nun yaptığı açıklamaları takip eden kurumlar; bu konuda nasıl bir yol izlemesi gerektiğini programın bekası ve öğrencinin yararına analiz etti. 

 

Konu hakkında açıklamalarda bulunanYurt Dışı Eğitim Danışmanları Derneği (YEDAB) Başkanı Osman Yılmaz “Tüm dünyayı etkisi altına alan Covid-19 pandemisi, birçok sektör gibi yurt dışı eğitim sektörünü de etkiledi. Ürün ve hizmetlerin gerçekleşmesinde büyük aksamalara ve problemlere yol açtı. Workand Travel programı hakkında son günlerde basın da ve sosyal medyada yer alan haberler sonrasında derneğimize telefon ve mail yolu ile ulaşan öğrencilerin sesini duyduk ve bu konuda üyelerimiz ile sürekli iletişim sağlayarak konuya hassasiyetle yaklaşmaya çalıştık” dedi.

 

Kriz ortamının en makul şekilde yönetilmesi gerektiğinin altını çizen Yılmaz; dernek üyelerinin Amerika’da bulunan sponsor kuruluşlar, Amerika’nın Türkiye’de bulunan yabancı temsilcilikleri ve öğrenciler ile sürekli olarak iletişim halinde olduklarını belirterek, bu sürecin öğrenci yararında kararlar alınarak başarılı bir şekilde geride bırakılacağı görüşünde birleştiklerini açıkladı.

 

Workand Travel Programı İptal Edilmedi!

 

Amerika Birleşik Devletleri İstanbul Başkonsolosluğu 13 Mayıs 2020’de yaptığı açıklama ile vize randevularını 3 Temmuz 2020’ye kadar iptal ettiğini açıkladı. Konsolosluk açıklamasında Workand Travel Programının ise iptal edilmediği hususunda açıklama geldi. Sektördeki şirket yetkilileri vize randevularının mümkün olan en kısa tekrar başlayarak normalleşme sürecine girileceğine dair umutları olduğunu belirtti.

 

Workand Travel programına Türkiye’den her yıl yüzlerce öğrenciyi gönderen, sektördeki en deneyimli şirketlerden birinin Genel Müdürü olan Deniz Akar, “Vize başvuruları başladığı anda öğrencilerin önemli bir kısmı vizelerini alarak programlarına katılacak. Zaten vize başvurularının yapılamaması ya da uluslararası uçuşlarınbaşlamaması durumunda öğrencilere haklarını seneye devretme şansı verilecek ya da makul kesintilerle paraları iade edilecektir” dedi.

 

“Workand Travel iptal oluyor. Herkes gitmek istemiyor gibi bir görüş söz konusu değildir. Öğrencilerin çoğunluğu normalleşme olması durumunda yani temmuz başında Amerika’da olmak istiyor. %10’luk bir kesim pandemi dolayısıyla iptal etmek ya da seneye ertelemek istiyor. O öğrencilerimize ise en makul şekilde yardımcı oluyoruz” diyerek açıklamasını noktaladı.

 

WorkandTravel’a Bu Yıl Katılamayan Öğrencinin Hakkı Seneye Devredilecek

 

Deniz Akar ise konuyu olaydan etkilenen öğrencileri 3 grupta topladı.

 

Türkiye’den Workand Travel programına katılarak Amerika’ya gidecek olan toplam 7 bin öğrenci olduğunu söyleyen Akar; bu öğrencilerin 3 gruba ayrıldığını belirtti. Akar; ilk grubun Covid-19 salgınından öncesini vizesini almış olan öğrencilerden oluştuğunu ve bu öğrencilerin %85’inin normalleşme durumunda Temmuz 2020’de programa katılmak istediğini söyledi. Normalleşme durumunda vizesi olup ABD’ye gitmek isteyen öğrencilerin sayısı 2000 civarında.

 

Bir diğer grup ise Covid-19 salgını öncesi vize randevusu almasına rağmen,vizerandevularının 3 Temmuz’a ertelemesi dolayısıyla gecikmeye uğrayan öğrenciler. Bu öğrencilerin ise%80’i hala programa katılmak isteyen fakat vizelerini henüz alamadıkları için gidemeyenlerden oluşuyor. Bu öğrenciler; bayram sonrası vize randevularının açması takdirinde hızlıca vizelerini alıp yolculuğa hazır olacaklar. Eğer bu öğrencilerin vize işlemeleri yetişirse onlar da temmuz başında ABD yolcusu olacak.

 

Olaydan etkilenen songrup ise Covid-19 nedeniyle endişe taşıyarak gitmek istemeyenler. Bu grubun ebeveynlerinin endişesi ağır basabiliyor ya da gençlerin kronik bir rahatsızlığı oluyor ya da tamamen kaygıları dolayısıyla gitmek istemiyor. Bu grup toplam 7000 öğrencinin %10’unu oluşturuyor. Akar bu noktada yapılması gereken en makul şeklin; ya öğrencilerin katılım hakkını seneye ertelemek (ücretlerini kesmeden) ya da makul bir iptal ücreti karşılığıgençlere para iadesi yapmak olduğunu belirtiyor.

 

Deniz Akaröğrencilere “Bugüne kadar yurt dışına gönderdiğimiz öğrencilerimizin en sağlıklı, en güvenilir ve en doğru kararları alıp hareket etmesi önceliğimiz oldu. Bizim önceliğimiz öğrencilerimizin güvenlik ve sağlık ihtiyaçlarını göz önünde bulundurarak onların en doğru kararı almasını sağlamaktır. Karşılıklı olarak bu süreçten en az hasarı alarak çıkabilmemiz için elimizden gelen tüm çaba ile çalışmalarımıza devam etmekteyiz. Program süreci ile ilgili sponsorunuz, ABD Konsolosluğu ve kurumumuz tarafından yapılan bilgilendirmeler dışında sosyal medyada haberlere itibar etmeyiniz. Herhangi bir sorunuz olduğunda yanıtlamaktan mutluluk duyarız” diyerek seslendi.

 

Öğrencilerin Sağlık Sigortaları Covid-19’u da Karşılayacak Şekilde Genişletildi

 

YEDAB Başkanı Osman Yılmaz; WorkandTravel’a gidecek olan öğrencilerin sağlık sigortaları hakkında da bilgi verdi. “Türk öğrencileri tarafından büyük ilgi gören bir kültürel değişim programı olan WorkandTravel’ın zarar görmeden devam etmesi en büyük temennimizdir. Bu süreçte YEDAB olarak önceliğimiz öğrencilerimizin sağlığı ve güvenliğidir. Bu hususta üyelerimiz ile yaptığımız görüşmeler sonucunda programın 2020 yazı için devam ettiği ve öğrencilerin Amerika’da bulundukları süre içerisinde sağlık sigortalarının Covid-19’u kapsayacak şekilde genişletildiği bilgisine ulaştık. Bu da programa katılmak isteyen öğrencilerimizin Amerika’daki sağlık problemlerine nasıl çözüm bulacakları konusunda endişelerimizi önemli ölçüde rahatlattı” dedi.